Anime'nin Diğer Çizgi Dizilerden Farkı Nedir?
Osamu Tezuka, Japonya'da çağdaş animenin öncüsü olarak kabul edilir. Henüz küçük yaşta 8mm kamerasıyla küçük animasyonlar yaratmaya başlamış ve bu animasyonlarda Walt Disney ve Max Fleischer'in çalışmalarından ilham almıştır. Onun izinden giden sanatçıların eserleri ile anime denen yeni bir tarz ortaya çıktı.
Anime tarihi, 20. yüzyılın başlarında, Japon film yapımcılarının Fransa, Almanya, Amerika Birleşik Devletleri ve Rusya'da animasyon tekniklerini keşfetmesiyle başlar. Bu süre zarfında, filmlere alternatif bir hikaye sağlayabilecek animasyon Japonya'da çok popüler oldu. Amerika'da filmlere ve dizilere büyük bütçeler ayrılırken, Japonya'da da küçük bir pazar ve bütçe, mekan ve oyunculuk eksikliği var. Batılı aktörlere benzeyen oyuncuların olmaması, Asyalı oyuncuların Avrupa, Amerika ve fantezi dünyalarında var olmalarını imkansız kılıyor. Animasyonun çeşitli kullanımları, Japonca olmayan karakterlerin ve konumların yaratılmasına yol açar. 1970'lerde manga çizimleri büyük ilgi gördü. Bu çizimlerin çoğu animasyonlarda da kullanılıyor; Özellikle Osamu Tezuka bir efsane ve bir "manga tanrısı" oldu. Çalışmalarından ve diğer tasarımcılardan etkilenen anime, çağdaş sanatın özelliklerini ve türlerini mükemmelleştirdi. Mecha stili Tezuka tarafından formüle edildi ve Go Nagai ve diğerleri tarafından geliştirildi. Yoshiyuki Tomino'nun katkısıyla bir devrim gerçekleşti. Gundam ve Macross gibi mecha animeleri 1980'lerde klasik hale geldi ve mecha animeleri bugün Japonya'da ve tüm dünyada hala popüler. 1980'lerde anime Japonya'da ana akım haline geldi ve büyük bir yapım haline geldi. Bununla birlikte, manga Japonya'da ve dünya çapında da popülaritesini artırdı. 1990'ların ortalarında ve sonlarında ve yine 2000'lerde anime tüm ülkelerde popüler hale geldi. Diğer çizgi filmlerden farklı olarak
Anime, insanların genellikle anladığı gibi çizgi film değildir. Çizgi film denilince insanların aklına Bugs Bunny, Tweety, Scooby Doo gibi animasyonlar gelmektedir. Ancak anime her yaştan insan için yapılır ve konusu gerçek hayatta olabilecek veya olmayabilecek hemen hemen her şey olabilir. Çizimleri çok farklı ve etkileyici. Hatta milyonlarca kişinin izlediği ve Japonya'da Prime Time denilen bir saat diliminde geçen animeler var. Bazı animelerde değişen derecelerde cinsellik vardır. Bunlar genç izleyicilerin anlayamayacağı ve sadece yetişkinlerin fark edeceği ürünlerdir.
Bazı animelerde karakterlerin iri gözleri ve uzun bacakları vardır. Bunu Japonların kısa boylu ve çekik gözlerinin yarattığı bir kompleksle ilişkilendirerek açıklayanlar var ama bu açıklama, çizimlerin kökenine dair bilinen Batılı örneklerin olmamasından kaynaklanıyor. Walt Disney'in ilk çizgi filmlerindeki karakterlerin iri gözleri ve uzun bacakları vardı (Bambi ve diğerleri). Bu çizim stili bugün hala bazı Batı animasyonlarında kullanılmaktadır. Örnek olarak Show TV ve TRT'de yayınlanan Young Pocahontas ile İngiltere'de çekilen Young Robin Hood'u gösterebiliriz. Bu çizgi filmlerde iri gözlü ve uzun bacaklı karakterler kullanılmış ama anime değiller.
Walt Disney'den etkilenen Osamu Tezuka'nın yarattığı animelerde bu Disney çizimleri kullanılmıştır ve bu uygulama bazı animelerde günümüze kadar devam etmektedir. Yani bu çizimlerin kaynağı Japonların kısalığı değil, Walt Disney'in etkisidir. Uzun bacaklar ve büyük gözler tüm animelerde kullanılmaz. Bu konuyu bilmeyenler Türkiye'de sadece bu tür animeler yayınlandığı için böyle düşünüyorlar.
Japonların böyle şeyleri yüksek göze hoş geldikleri için yaptıkları inancı, Aristoteles mantığının bir sonucudur. Yani "biber acı, hayat acı, öyleyse hayat biber" gibi bir sözdür. Bu konuda doğru ve doğru yorumlar için derin bir tarih ve psikoloji bilgisi gereklidir. Uzak Doğu'daki insanların böyle bir takıntısı olduğu inkar edilemez. Japonya'da çoğu genç kadın yüksek topuklu ayakkabı giyer. Ancak unutulmaması gereken bir şey varsa o da Uzakdoğu'ya özgü bir saplantı değil. Bu saplantı, tüm ülkelerde, tüm ırklarda az ya da çok mevcuttur. Ama animede iri gözler sadece uzun bacaklar değil, çoğu zaman normal hayata verdiğimiz tepkiler, yüz ifadeleri ve hareketler daha abartılı bir bakış açısıyla ifade ediliyor.
Yorumlar
Yorum Gönder